Günümüzde insanların % 70-90’ı yaşamları boyunca en az bir kez bel ağrısı çekmektedirler. Akut bel ağrılarını çoğunda spesifik bir neden bulunmaz. Bel ağrılarının % 95’inde mekanik nedenler baskındır.
 
Bel ağrısı nedenler;

Kötü duruş ve beli kötü kullanma; uzun süre aynı pozisyonda durma, yanlış hareketler kas ağrısı yapar, zaman içerisinde yıpranmaya da sebep olarak kireçlenme, bel fıtığı gibi neden olur.

Bel tutulması ve kas spazmı; ağır kaldırmak, düşme, spor aktiviteleri sonrası beli destekleyen kas veya bağların aşırı gerilmesi veya kopmasına bağlı oluşur. Vücudun buna vereceği cevap kas spazmıdır.

Bel fıtığı ve disk kayması; Omurlar arasında yastık görevi gören kıkırdak dokusunun kayması veya taşmasıdır, bacağa yayılan sinire bası yapabilir. Öksürmek, ıkınmakla bel ve bacak ağrısı artar.

Omurga kanalında daralma; Omurilik ve sinirlerin geçtiği kanalın daralması sonucu sinir sıkışması olur. Özellikle belli bir mesafe yürümekle olur bacağa yayılan ağrı olur, dinlenmek ve öne eğilmekle geriler.

Omurlarda kayma ve biçim bozuklukları; Omurların birbiri üzerinde kaydığı duruma spondilolistezis denir, bu durumda hareketle ağrı artar. Belde eğrilik skolyoz, düzleşme lordoz, belde açıklık spina bifida, bel omurunda fazlalık lumbalizasyon, bel omurunda eksiklik sakralizaston denir ve bu durumlar genelde mekanik bel ağrısı dediğimiz durumlara neden olur.

Kireçlenme (osteoartrit); Yaşın ilerlemesiyle kemik yapıda, bağlarda ve disklerde yıpranmadır. Vücudun doğal bir tepkisi olarak yıpranmış dokular kireçlenir. Oluşan yeni kemikçikler bağlar ve sinirlere bası yaparak ağrıya neden olur. Ayrıca kireçlenme beli hareketsiz kılar ve zaman içerisinde kas zayıflığına bağlı ağrı  gelişir.

Kemik erimesi (Osteoporoz); Kemik kırılganlığının arttığı bir hastalıktır. En fazla ağırlık binen omurlarda çökme kırıkları oluşur ve ağrıya neden olur.

Romatizmal hastalıklar; Vücudun bağışıklık sisteminin kendi öz hücrelerine savaş açması sonucu gelişen hastalıklarda bel eklemlerinde oluşan inflamasyon ağrı ve tutukluğa neden olur. Ağrı dinlenmekle artar, istirahatle azalır.

Gerilim, stres; Bel ağrısının kronikleşmesine neden olan en önemli nedendir.

Diğerleri; Tumorler, enfeksiyonlar, fibromyalji, karın içi organlara bağlı yansıyan ağrılar daha nadir görülen diğer nedenlerdir.

 
Bel ağrısı tanısı nasıl konulur?
İyi bir hikaye alma ve fizik muayene tanıda önemli bir basamaktır.
 
Tanıya yönelik incelemeler:

Kan ve laboratuar incelemeleri; enfeksiyon, romatizma, kanser gibi hastalıkların teşhisinde kullanılır.

Rontgen; kemik yapısını, doğusal kemik anomalileri, doğuşsal ya da sonradan oluşmuş eğrilikleri, omurga kaymasını, kireçlenmeyi, ileri düzeyde kemik erimesi hakkında bilgi verir.

Bilgisayarlı Tomografi (BT); Bel fıtığı, spinal dar kanal teşhisinde eklem ve kemik yapı hakkında bilgi veriri.

Magnetik Resonans Görüntüleme (MRI); Yumuşak doku hakkında da bilgi veren günümüzde en duyarlı ve güvenilir olarak kullanılan görüntüleme tekniğidir.

Elektromyelografi (EMG); sinir ve kas iletimlerini incelenerek ayırıcı tanıda ve fıtığın etkisini incelemede yardımcı olur.

Kemik taraması (sintigrafi); Omurga tumorleri ve enfeksiyonların tanısında yardımcı olur.

Kemik Yoğunluğu Ölçümü; kemik erimesinin ve düzeyinin saptanmasında kullanılır.

 
Kimler risk altındadır?

Hareketsiz iş ve yaşam düzeni olanlar

Ağır kaldırma, yanlış eğilme hareketlerini yapanlar

Uzun süre araç kullananlar (Şoförler, motorsiklet kullananlar)

Aşırı kilo, sigara ve alkol tüketenler

Duruş bozukluğu olanlar

Zayıf bel ve karın kasları olanlar

Hamileliğin son aylarında olanlar

Yüksek riskli sporlarla uğraşanlar (halter gibi)

Ruhsal ve duygusal gerginlik yaşayanlar

 
Bel ağrısında tedavi ilkeleri:

Konservatif tedavi yöntemleri;

Yatak tedavisi: akut bel ağrılarında 2-3 günlük istirahat, siyatik ağrılarında 7 gün istirahat yeterli olup, 1 haftadan daha uzun süreli istirahatin eklemlerde hareket azalmasına, yumuşak dokularda kısalmalara kas gücünde azalmalara neden olmaktadır.

İlaç tedavisi: Ağrı kesiciler, anti-inflamatuar ilaçlar, kas gevşeticiler, gerekirse aksiyete giderici ilaçlar ve kortizon kullanılabilir. Amaç ağrıyı azaltmak, fiziksel fonksiyonu arttırmak, ağrı ve diğer nedenlere bağlı olan uyku bozukluğunu düzeltmek, ağrıya bağlı anksiete ve gerginliği azaltmak.

Fizik tedavi: Derin ve yüzeyel sıcak uygulamaları, elektroterapi, traksiyon, egzersiz, gerekli bazı durumlarda korselemelerdir. Korse kullanımı geçici olmalı ve 1.5 ayı geçmemelidir. Uzun süreli kullanım bel ve karın kaslarında zayıflığa ve daha sonra daha kolay incinmelere neden olur. Egzersiz tedavisinin ana amacı karın  ve bel kaslarını güçlendirerek doğal korse oluşturulmasıdır. Egzersiz hastalığa uygun olacak şekilde uzman doktor tarafından düzenlenmelidir.

Hasta eğitimi: temel amaç bel ağrısının tekrarlamasını önlemektir. 10 ana kuralı şunlardır;

Hareket edin ve egzersiz yapın

Belinizi düz tutun

Bir şeyi kaldırmak için çömelin

Ağır yük kaldırmayın

Yükü bölün ve vücuda yakın olarak tutun

Otururken belinizi düz tutun ve belinize bir destek koyun

Bacaklarınız düz olarak ayakta durmayın

Uzanırken bacaklarınız bükün

Yüzme ve jogging gibi sporlar yapın

Bel kasları için her gün güçlendirme egzersizleri yapın

Cerrahi tedavi;

Cerrahi tedavinin mutlak endikasyonu kauda ekina sendromu denilen, fonksiyonel olarak önemli kaslarda zayıflama ve devamlı artan kuvvet kaybıdır. Konservatif tedavi ile iyileşemeyen durumda cerrahiye başvurulan durumlar genelde bel fıtıkları olup, bel fıtıklarının da sadece % 5’i veya daha azında cerrahi müdahale gerekmektedir. Omurga tumor veya absesi olanlarda da cerrahi müdahale gerekebilmektedir. 

Bilgi ve Randevu Formu
Hemen sizi arayalım

Gizlilik Beyanı

Misafirlerimizin sağlık grubumuzu tanıması ve hizmet ve etkinliklerimizden haberdar olması; bunun yanı sıra vizyon ve misyonumuzu bu vesileyle sizlere yansıtmak ve web aracılığıyla sizleri bilgilendirebilmek bizim önceliğimizdir.


Dolayısıyla; şu anda bulunduğunuz web sitemiz ve mikrositelerimizi hiçbir kişisel bilginizi paylaşmak mecburiyetinde olmaksızın ziyaret edebileceğinizi bildirmek isteriz. Bununla birlikte; sağlık grubumuzdan çeşitli konularda bilgi edinmek üzere web sitelerimizde özgür iradenizle paylaşabileceğiniz; ad, soyad, telefon numarası, e-posta ve bunlarla sınırlı olmamak üzere kişisel durumunuzu yansıtacak hiçbir bilginin 3. kişilerle paylaşılmayacağını önemle ifade ederiz.


Bu yönde siz misafirlerimizce web sitemiz üzerinden paylaşılan kişisel bilgileriniz; yalnızca sağlık grubumuz tarafından ve talebinizi gerçekleştirme doğrultusunda olmak üzere iş ortaklarımızca amacına uygun olarak kullanılabilecektir.


Sağlıklı Günler Dileklerimizle...